Ön bilgi
olarak ceza yargılamalarını iki kısım olarak görebiliriz. Bu kısımlardan bir tanesi
soruşturma aşamasıdır diğeri ise kovuşturma aşamasıdır. Tabiri caizse
soruşturma aşamasının patronu savcıdır, kovuşturma aşamasının patronu ise
hakimdir. Fakat unutulmamalıdır ki burada tarafların haklarını gözetip ihlal
edilmemelerini sağlayacak en güçlü kişi avukattır.
Suç işleyen
bir kişinin şüpheli sıfatını alabilmesi için kolluk kuvvetleri tarafından
yakalama yapılıp göz altına alınması gerekmektedir. Yakalama normal vatandaş tarafından
yapılabileceği gibi kolluk tarafından yapılabilmektedir. Kolluğun yakalama
yapabilmesi için illaki savcının iznine gerek yoktur. Gecikmesinde sakınca
bulunan hallerde ve amire ulaşılamaması halinde polis “kendi başına yakalama”
yapabilecektir. Fakat bunun yanında kuvvetli bir suç şüphesinin bulunması veya suçüstü
halinin olması gerekmektedir. Yoksa bir polis memuru keyfi bir şekilde bir
kişiye yakalama yapamayacaktır. Kişi yakalandıktan sonra gözaltına alınacaktır
ve artık şüpheli sıfatını kazanacaktır. Bu durumda şüpheli, şartları varsa barodan
avukat talep edebilecektir. Tabii ki polisler yakalamayı gerçekleştirdikleri
zaman kişiye kanunda belirtilen haklarını belirtmelidir. Bu haklarının arasında
da barodan avukat talep edebilme hakkı yer almaktadır. Aşağıda belirteceğimiz şartlar
şüpheli hakkında gerçekleşmekteyse baro tarafından avukat atanabilecektir.
Müdafiin görevlendirilmesi Madde 150 – (Değişik: 6/12/2006 –
5560/21 md.)
(1) Şüpheli
veya sanıktan kendisine bir müdafi seçmesi istenir. Şüpheli veya sanık, müdafi
seçebilecek durumda olmadığını beyan ederse, istemi halinde bir müdafi
görevlendirilir.
(2)
Müdafii bulunmayan şüpheli veya sanık; çocuk, kendisini savunamayacak derecede
malul veya sağır ve dilsiz ise, istemi aranmaksızın bir müdafi görevlendirilir.
(3) Alt
sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan
soruşturma ve kovuşturmada ikinci fıkra hükmü uygulanır.
(4)
Zorunlu müdafilikle ilgili diğer hususlar, Türkiye Barolar Birliğinin görüşü
alınarak çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
Baro
tarafından avukat atandıktan sonra ilgili yere gelip (karakol, savcılık) ifade
işlemine katılabilecek aynı zamanda şüpheliyi hukuki olarak bilgilendirecektir.
Bu aşamadan sonra gözaltı süresi gerekmediği halde 24 saati geçmeyecektir.
Burada belirtilen 24 saatlik süre maksimum belirtilen süredir. Olması gereken
en kısa sürede hakimin karşısına çıkartılmasıdır. Fakat uygulamada tam dersi durumlarla
karşılaşılabilinmektedir. Şüpheli gerekli gördüğü taktirde kendisi de ifade
alabilmektir. Bu işlemden sonra savcı tutuklama talebiyle(genelde) sulh ceza hakimliğine
sevk edecektir. Sulh ceza hakimliği tutuklamanın şartları varsa şüphelinin
tutukluluğuna karar verecektir.
Tutuklamanın şartları:
(1)
Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin ve bir tutuklama
nedeninin bulunması halinde, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı
verilebilir. İşin önemi, verilmesi beklenen ceza veya güvenlik tedbiri ile
ölçülü olmaması halinde, tutuklama kararı verilemez.
(2) Aşağıdaki hallerde bir tutuklama nedeni
var sayılabilir:
a)
Şüpheli veya sanığın kaçması, saklanması veya kaçacağı şüphesini uyandıran
somut olgular varsa. b) Şüpheli veya sanığın davranışları;
1.
Delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme,
2. Tanık,
mağdur veya başkaları üzerinde baskı yapılması girişiminde bulunma,
Hususlarında kuvvetli şüphe oluşturuyorsa.
(3)
Aşağıdaki suçların işlendiği hususunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe
sebeplerinin varlığı halinde, tutuklama nedeni var sayılabilir:
4.(Ek:
6/12/2006 – 5560/17 md.) Kasten yaralama (madde 86, fıkra 3, bent b, e ve f) ve
neticesi sebebiyle ağırlaşmış kasten yaralama (madde 87)
5.
İşkence
6. Cinsel
saldırı
7. Çocukların
cinsel istismarı
8. Hırsızlık
9. Uyuşturucu
veya uyarıcı madde imal ve ticareti
Maddenin devamı için CMK’nın
150.maddesine bakabilirsiniz.
Soruşturma
aşamasında savcının görevi suç şüphesi altında bulunan şüpheli hakkında lehe ve
aleyhe delil toplamaktadır. Soruşturmayı tamamlayıp kovuşturma aşamasına
başlanması için çaba sarf edebileceği gibi kovuşturmaya yer olmadığı kararı da
verebilecektir. Savcı soruşturmanın sonunda en son iddianame hazırlayacaktır. Bu
iddianame ile birlikte kovuşturma aşamasına başlanabilmesi için mahkemeye
başvuracaktır. Mahkemenin iddianameyi kabul etmesiyle beraber kovuşturma
aşaması başlayacaktır. Kovuşturma aşamasının başlaması ile beraber artık şüpheli
sıfatı ortadan kalkacak ve sanık sıfatı karşımıza çıkacaktır.
Daha detaylı bilgi ve hukuksal destek için bize ulaşabilirsiniz.
MUTLU HUKUK | AV. LEVENT MUTLU